4.4.09

Oldu Mu?

Büyük bir havalimanının bekleme salonunda, genç bir bayan uçağına binmek üzere bekliyordu. Uçağın hareketine saatler vardı, vakit geçirmek için bir kitap ve bir paket küçük kurabiye satın aldı...

Dinlenmek ve kitabını okumak için vip salonunda bir koltuğa yerleşti. Kurabiye paketinin durduğu sehpanın yanındaki koltuğa bir adam oturdu, o da dergisini açıp okumaya başladı...

Genç bayan ilk kurabiyesini aldı, adam da bir tane aldı. Bayan çok rahatsız; "sinir şey, havamda olsaydım bu cürretinden dolayı onu yumruklardım" diye düşündü...

Bayan bir kurabiye alıyor, adam da bir tane alıyordu.. Çıldıracak gibiydi bayan ama olay çıkarmak istemiyordu.

Nihayet son kurabiye kalınca kadın; "bakalım bu küstah adam şimdi ne yapacak?" diye düşündü. Adam son kurabiyeyi aldı, onu ikiye böldü ve bir parçayı kadına verdi.

Aaa bu kadarı fazla! Çok öfkelenmişti şimdi! Kadın sinir içinde kitabını ve diğer şeylerini alıp bir fırtına gibi giriş salonuna, oradan uçağın içine yöneldi...

Uçaktaki koltuğuna oturdu, gözlüğünü almak için çantasını açtı. Ne görsün?! Kurabiye paketi açılmamış, orada duruyordu.

Çok utandı, büyük bir yanlış yaptığını anladı. Kurabiyelerinin paketini hiç açmadan çantasına koyduğunu unutmuştu. Oysa ki adam kurabiyelerini hiç sinirlenmeden ve yüksünmeden kadınla paylaşmıştı.

Kadın ise kurabiyelerinin paylaşıldığını düşünerek çok sinirlenmişti. Ve şimdi, bu durumu telafi şansı yoktu. Özür dileme olanağı da kalmamıştı.

Telafi edemeyeceğimiz dört durum vardır;
*Taş, atıldıktan sonra.
*Söz, ağızdan çıktıktan sonra.
*Fırsat, kaçtıktan sonra.
*Zaman... Geçtikten sonra...
Gençliğine güvenip erken derken, belki de bir "elveda" bile diyemezsin giderken... :'(

1 yorum: